Paradise Papers ile ilgili attığı tweet nedeniyle akademisyen hakkında Toplum Katılımını Engellemeye Yönelik Stratejik Dava açıldı

21 farklı sivil toplum kuruluşu ve gazeteci örgütleri Paradise Papers ile ilgili gazetecilere yönelik ceza soruşturmaları ve hukuk davaları hakkında yapılan haberlerin erişime engellenmesine ilişkin İfade Özgürlüğü Derneği (İFÖD) kurucularından Prof. Dr. Yaman Akdeniz’in attığı tweetleri nedeniyle Serhat Albayrak’ın açtığı 100.000 TL tutarındaki manevi tazminat davasının reddedilmesi çağrısında bulunuyor.

Basın Bülteni:

Serhat Albayrak hükümet yanlısı Turkuvaz Medya Grubu’nun sahibi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın damadı ve de önceki Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın kardeşidir. Albayrak kardeşler ve Çalık Holding daha önce Albayrak kardeşlerin Çalık Holding yönetim kurulu üyeleri olduğu dönemdeki offshore hesapları ile ilgili kaleme aldığı yazı dizisi nedeniyle Pelin Ünker hakkında dava açmıştı. Çalık Holding’in gazeteci Pelin Ünker’den tazminat talep ettiği dava Aralık 2020’de mahkeme tarafından reddedildi. Mart 2021’de İfade Özgürlüğü Derneği (İFÖD), mahkeme kararı ile ilgili haberlere mahkeme kararı ile erişime engellendiğini duyurdu. İFÖD’ün eş kurucusu Yaman Akdeniz bu engelleme kararı hakkında Twitter paylaşımında bulundu. Nisan 2021’de Serhat Albayrak’ın talebi üzerine mahkeme tarafından Yaman Akdeniz’in haberlerle ilgili engelleme kararları hakkındaki tweetine yönelik de erişim yasağı kararı verildi.

5 Mayıs 2021’de Albayrak, Medeni Kanun’un 24’üncü maddesi ve Borçlar Kanunu’nun 58’inci maddesine dayanarak attığı tweetler nedeniyle Akdeniz hakkında 100.000 TL manevi tazminat talebiyle dava açtı.

Bu davayı Toplum Katılımını Engellemeye Yönelik Stratejik Dava (Strategic Lawsuit against Public Participation, SLAPP) olarak değerlendiriyoruz. Toplum Katılımını Engellemeye Yönelik Stratejik Davalar (SLAPPs) eleştirel olan ve yetkilileri hesap verebilir kılmayı amaçlayan kişilere karşı kazanmak amacıyla değil, bu kişileri sindirmek ve susturmak amacıyla hukuki işlemlerin kötüye kullanılması yoluyla açılmış olan davaları tanımlar. Prof. Dr. Akdeniz hakkında açılan bu Toplum Katılımını Engellemeye Yönelik Stratejik Davayı kınıyor ve davanın reddedilmesi çağrısında bulunuyoruz. Siyasetçiler ve hükümetle yakın ilişkileri olan ve ellerinde güç bulunduran kişiler tarafından gazeteciler, akademisyenler ve insan hakları savunucularına yönelik baskı ve tehdit amacıyla başvurulan Toplum Katılımını Engellemeye Yönelik Stratejik Davalara son verilmesi çağrısında bulunuyoruz.

Paradise Papers ile ilgili haberlere yönelik engelleme Türkiye Cumhuriyeti hükümeti tarafından ifade özgürlüğünün ve bilgiye erişim hakkının sistematik bir biçimde ihlal edildiği daha geniş bir bağlamın parçasıdır. Gazeteciler, insan hakları savunucuları, siyasetçiler, akademisyenler, avukatlar ve hatta doktorlara yönelik baskı uygulamak için aşırı geniş kapsama sahip olan terörle mücadele kanunları Türkiye’deki yetkililer tarafından rutin bir biçimde kötüye kullanılıyor. Benzer şekilde, Toplum Katılımını Engellemeye Yönelik Stratejik Davalar da güçlü kişi ve kurumlar tarafından kamusal incelemeden kaçınmak, eleştirel kişileri susturmak ve sindirmek amacıyla yargısal taciz olarak kullanılıyor. Bu tür davaların büyük çoğunluğu Türkiye Cumhuriyeti hükümetine yakın siyasetçiler ve iş insanları tarafından açılıyor.

Paradise Papers hakkında

Paradise Papers, off-shore belgeleri ile ilgili olan 13.4 milyon gizli elektronik belgedir. Bu belgeler Almanya’da yayın yapan Süddeutsche Zeitung gazetesinin çalışanlarına sızdırıldı ve bu gazeteciler de belgeleri Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu ile paylaştı. 90’dan fazla yayın organı sızdırılan belgeleri temel alarak haberler yaptı. Türkiye sızdırılan belgelerle ilgili haber yapan gazetecileri soruşturan tek ülke.

İmzacılar:

  • ARTICLE 19
  • Articolo 21
  • Avrupa Gazeteciler Birliği (AEJ)
  • Danimarka PEN
  • İngiltere PEN
  • Avrupa Basın ve Medya Özgürlüğü Merkezi (ECPMF)
  • Avrupa Gazeteciler Federasyonu (EFJ)
  • Almanya PEN
  • IFEX
  • Uluslararası Medya Desteği
  • Uluslararası İnsan Haklarını Gözlem (IOHR)
  • Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI)
  • OBC Transeuropa
  • Kanada PEN
  • Uluslararası PEN
  • Norveç PEN
  • P24 Bağımsız Gazeteciler Platformu (P24)
  • Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF)
  • Güney Doğu Avrupa Medya Örgütü (SEEMO)
  • İsveç PEN
  • Daphne Caruana Galizia Vakfı

Yeni Sosyal Medya Düzenlemesi

Yeni Sosyal Medya Yasası ile ilgili düzenleme 1 Ekim 2020 tarihinde yürürlüğe girdi.

1 Ekim 2020: Sosyal medya platformlarının temsilci belirlemesi için son gün. BTK tarafından uyarılacaklar ve 30 gün süre verilecek.
Kasım 2020: Temsilci belirlemeyen platformlara 10 Milyon TL para cezası ve 30 gün süre daha verilecek.
Aralık 2020: Temsilci belirlemeyen platformlara 30 Milyon TL para cezası ve 30 gün süre daha verilecek.
Ocak 2021: Temsilci belirlemeyen platformlara reklam yasağı cezası ve 90 gün süre daha verilecek.
Nisan 2021: Temsilci belirlemeyen platformların bant genişliği %50 oranında daraltılacak ve 30 gün süre daha verilecek.
Mayıs 2021: Temsilci belirlemeyen platformların bant genişliği %90 oranında daraltılacak.

Temsilci belirleyen sosyal medya platformlarını bekleyen cezalar

  • Kişiler tarafından yapılan başvuruları cevaplandırmaması durumunda 5 Milyon TL idari para cezası
  • Raporlama yükümlülüğünün yerine getirilmemesi durumunda 10 Milyon TL idari para cezası
  • 5651 sayılı kanunun 8 ve 8/A maddeleri kapsamında 1 Milyon TL idari para cezası
  • 5651 sayılı kanunun 8 ve 9 maddeleri kapsamında 50 bin gün adli para cezası
  • Hakim/mahkeme kararı ile biridilen durumlarda 24 saat içerisinde içeriğin çıkarılmaması/engellenmemesi durumunda zararların tazmini
  • İdari para cezasını gerektiren ihlallerin bir yıl içerisinde her tekrarında ceza bir kat arttırılacak.

ARTICLE 19 – Çevrimiçi panel – Hızlı düşüşün tablosu: Türkiye’nin ifade özgürlüğü karnesi

Geride bıraktığımız son dört yıla baktığımızda sivil toplum ve medya aktörleri için ne gibi dersler çıkarılabilir? Türkiye’deki STK’lar ve onları dünya genelinde destekleyenler, uluslararası insan hakları mekanizmalarını Türkiye’yi ihlaller karşısında sorumlu tutmak için daha iyi nasıl kullanabilirler? Teknoloji şirketleri Türkiye’deki kullanıcılarının haklarını korumak için neler yapabilir? Yetkililerin “gazeteciler terörist oldukları için hapiste” söylemiyle en iyi nasıl mücadele edebiliriz? Ve sivil toplum çalışanları çalışmalarına devam etme gücünü nasıl bulabilir? 

Bu soruları ve daha fazlasını tartışmak için ARTICLE 19 tarafından organize edilen panele katılabilirsiniz. Panelde uzmanlar Türkiye’nin son dört yıldaki insan hakları karnesini ele alacak ve Türkiye’nin Evrensel Periyodik İnceleme kapsamında diğer devletlerden aldığı tavsiyelere ilişkin cevaplarını ve son güncel gelişmeleri tartışacak.

Moderatör: Sarah Clarke, Avrupa ve Orta Asya Yöneticisi, ARTICLE 19

Panelistler:

  •       Yaman Akdeniz, Akademisyen, dijital haklar uzmanı ve İFÖD eş-kurucusu
  •       Nurcan Baysal, Bağımsız gazeteci
  •       Mehveş Evin, IPI temsilcisi ve gazeteci
  •       Andrew Finkel, Gazeteci ve P24 eş-kurucusu

Çevrimiçi panel 28 Eylül Pazartesi günü Türkiye saatiyle 18.00–19.30 arasında gerçekleşecek.

Dijital Sansür: Sosyal Medya Yasaklanabilir mi?

24 Temmuz 1908’de sansürün resmi olarak kaldırılmasının ardından Türkiye’de Basın Bayramı olarak kutlanan 24 Temmuz’da, IPI Türkiye Ulusal Komitesi “Dijital Sansür: Sosyal medya yasaklanabilir mi?” adlı webinara ev sahipliği yaptı.

24 Temmuz Cuma günü, gazeteciler ve IPI Ulusal Komitesi üyeleri Banu Güven ve Emre Kızılkaya, akademisyen ve siber haklar uzmanı Yaman Akdeniz ile hükümetin sosyal medya ve online platformlarda ifade özgürlüğü üzerindeki kontrolünü önemli derecede arttıracak yeni sosyal medya düzenlemesi hakkında konuştular.

Konuşmacılar:
Banu Güven
, Gazeteci (DW Türkçe)
Emre Kızılkaya, IPI Türkiye Ulusal Komitesi Başkan Yardımcısı; Proje Editörü (journo.com.tr)
Yaman Akdeniz, Akademisyen; Siber Haklar Uzmanı